Kemer’in Gözde Tatil Deneyimi: Kilikya Palace ile Denize Sıfır Konfor ve Her Şey Dahil Tatil Ayrıcalığı

Dünyanın en iyi destinasyonlardan büyük bir kısmının yer aldığı Türkiye; yaz tatili için en ideal ülkelerdendir. Zengin mutfağı, muhteşem doğa güzellikleri ve tertemiz plajlarıyla Türkiye, misafirlerine sonsuz bir misafirperverlik ve unutulmaz bir yaz sunar.

Başta Akdeniz sahiller olmak üzere Ege, Marmara ve Karadeniz sahilleri deniz tatili için idealdir. Hem doğal güzellikleri hem de zengin kültürel miraslarıyla dikkat çeken plajlar muhteşem doğal güzellikleri, kristal berraklığında denizi ve çeşitli aktiviteleri ile hem yerli hem de yabancı turistler için gözde destinasyonlardır.

Berrak Sularının Tarihi ve Doğa Güzellikleriyle Buluştuğu Plajlar

Kaputaş Plajı (Kaş-Antalya)

Kaputaş Plajı, turkuaz rengi denizi ve beyaz kumları ile bilinir. Dar ve etkileyici bir vadinin denizle buluştuğu noktada yer alan plaj, doğal bir cennet gibidir. Bu eşsiz sularda dalış ve şnorkelle yüzme popülerdir. Sahilin konumu Kaş-Kalkan yolundadır ve oldukça dik bir merdivenden inerek sahile ulaşılabilir.

Ölüdeniz (Fethiye-Muğla)

Dünyaca ünlü bir plaj olan Ölüdeniz, mavi lagün şeklindeki yapısı ve sakin denizi ile tanınır. Dağlarla çevrili olduğu için rüzgarsız bir ortam sunduğu için denizin sakin kalmasını sağlar. Sahil yamaç paraşütüyle ünlüdür; Babadağ’dan yapılan atlayışlar ile muhteşem manzaraların keyfini çıkarabilirsiniz. Ayrıca yüzme, kano, dalış gibi su sporları da mevcuttur. Fethiye’ye yakın konumda ve otellerin yanı sıra restoranlarla çevrili olduğu için kolay ulaşıma sahiptir.

İztuzu Plajı (Dalyan-Muğla)

İztuzu plajı; caretta caretta deniz kaplumbağalarının yumurtlama alanıdır ve koruma altındadır. 5 kilometre uzunluğundaki bu plaj, altın rengi kumu ve doğal dokusuyla bilinir. Yüzme ve doğa yürüyüşleri yapılabilir, kaplumbağalar hakkında bilgi almak için çeşitli turlar düzenlenir. Plaja Dalyan’dan tekne turlarıyla veya kara yoluyla ulaşılabilir.

Patara Plajı (Kaş-Antalya)

Türkiye’nin en uzun plajlarından biri olan Patara, 18 klometre boyunca uzanan geniş bir kumsala sahiptir. Tarihi Patara Antik Kenti’ne yakın konumda olması tarihi ve doğayı bir arada sunar. Patara Plajı’nda tarihi kalıntıları ziyaret etmek, yürüyüş yapmak ve yüzmek başlıca aktivitelerdendir. Yaz aylarında güneşlenmek için idealdir. Kaş ve Fethiye arasında olan plaj kara yoluyla ulaşılabilir.

Çıralı Plajı (Kemer-Antalya)

Çıralı Plajı; yeşilliklerle çevrili, doğal dokusu bozulmamış sakin bir plajdır. Plajın bir kısmı koruma altındadır ve tarihi Olympos Antik Kenti’ne yakındır. Plaj; Yüzme, yürüyüş, Olympos Antik Kenti’ni keşfetme ve Yanartaş’ı ziyaret etme gibi çeşitli aktiviteler sunar. Çıralı Plajı’na, Kemer yakınlarındaki Çıralı köyünden ulaşılır.

Kabak Koyu (Fethiye-Muğla)

Kabak Koyu, bozulmamış doğası ve huzurlu ortamıyla ünlüdür. Daha sakin bir ortam arayan doğa severler için ideal bir yerdir. Kamp yapma, doğa yürüyüşleri, yüzme ve yoga yapılabilir. Koyun çevresi çam ağaçları ve kayalıklarla çevrilidir. Fethiye’den dolmuşla ulaşıp bir yürüyüşle koya varılabilir, zorlu patikalar içerdiği için doğa yürüyüşü sevenler için idealdir.

Kleopatra Plajı (Alanya-Antalya)

Alanya’nın ikonik plajlarından olan Kleopatra Plajı, altın sarısı kumları ve berrak suyu ile dikkat çeker. Rivayete göre Kleopatra bu plajda yüzmeyi çok severmiş. Yüzme, şnorkelle dalış ve plaj sporları için uygun bir plajdır. Çocuklu aileler için de popülerdir. Alanya merkezine oldukça yakın, yürüme mesafesinde olup ulaşımı kolaydır.

Akyaka Plajı (Ula-Muğla)

Sığ ve dalgasız bir denize sahip olan Akyaka Plajı çocuklu aileler için idealdir. Doğal güzelliklerin yanı sıra Akyaka’nın bohem tarzıyla öne çıkan bir atmosferi vardır. Kitesurfing, yüzme ve kano gibi sporlarla ilgilenenler için oldukça popüler bir yerdir. Ayrıca Akyaka’nın doğası yürüyüş severler için de oldukça caziptir. Muğla’nın Ula ilçesine bağlıdır ve kolay bir ulaşım imkanı sunar.

Sarımsaklı Plajı (Ayvalık-Balıkesir)

Ege’nin en sevilen plajlarından olan Sarımsaklı; geniş bir kumsala ve temiz denize sahiptir. Yazın kalabalık olsa da yüzme keyfi açısından vazgeçilmezdir. Yüzme, deniz bisikleti, plaj oyunları ve yürüyüş gibi birçok farklı aktivite plajda yapılabilir. Ayvalık merkezine yakın konumda olan plaj yürüyerek veya kısa bir yolculukla ulaşılabilir.

Altınkum Plajı (Didim-Aydın)

Adını aldığı altın renkli kumlarıyla ünlüdür. Deniz suyu sıcak ve dalgasızdır, çocuklu aileler için idealdir. Deniz keyfi, su sporları ve yakınlardaki Apollon Tapınağı gibi antik yapılar gezilebilir. Didim merkezine oldukça yakındır ve ulaşımı kolaydır.

Kendinizi Kemer-Göynük Sahillerinin Büyüleyici Güzelliğine Bırakın!

Akdeniz’in berrak sularının Toros Dağları’nın büyülü yeşilliğiyle buluştuğu masalsı bir yer olan Kemer-Göynük sahilleri altın kumları ve çam ormanlarının ferahlatıcı gölgeleriyle her adımda sizi başka bir diyara götürür.

Toplamda 233 plaj ve 5 marinası ile Türkiye’de Mavi Bayrak’a sahip şehirler arasında ilk sırayı alan Antalya; berrak suları ve altın kumlarıyla hem yerli hem de yabancı turistlerin favorisi. Yüzme suyu kalitesi, çevre yönetimi, çevre eğitimi ve can güvenliği başlıklarıyla detaylı olarak incelenerek seçilen Mavi Bayrak ödülü, tertemiz Kemer-Göynük plajlarına layık görülmüştür.

Sabahları serin bir meltemle başlayan günde mavi ile yeşilin dans ettiği durgun suların her dalgası bir sır gibi usulca sahile vuran Göynük Halk Plajı; göz alabildiğince uzanan kıyısı, dağların gölgesinde huzura çağıran bir melodidir adeta. Turkuaz denizi ve ince kumlarıyla Göynük Halk Plajı, doğanın el değmemiş güzelliklerinden biridir. Plajın hemen gerisinde yer alan çam ormanları ise tertemiz oksijen sağlayarak tatilinize doğallık katar.

Göynük Kanyonu, yalnızca bir plaj değil; doğanın gizemli bir duruşu; taşların ve suların yüzyıllardır süregelen sabırlı uyumudur. Burada akan su; yer yer kayaların arasından çağıldar, yer yer sessiz bir yolculuğa çıkmışçasına sakin akar. İnsan bu kanyonda her adımda geçmişin izleriyle karşılaşır. Göynük Kanyonu yüzme alanlarının yanı sıra yürüyüş parkurları ve doğal havuzlarıyla ünlüdür. Serin sularında yüzmenin yanı sıra doğa yürüyüşü yaparak Akdeniz’in gizli güzelliklerini keşfetmek mümkündür.

Kemer ve Göynük arasında yer alan Beldibi Plajı, ince kumlu sahili ve Akdeniz’in lacivert sularıyla göğe yükselen dağların arasındaki büyüleyici sessizliğiyle tam bir dinginlik sunar. Burada denize her adım atış gökyüzünü biraz daha yakın hissettiren bir serüvene dönüşür. Beldibi Plajı, Göynük’ün doğal güzelliklerini kendine has bir şekilde taşır. Yavaşça derinleşen denizi özellikle çocuklu aileler için idealdir. Sahil boyunca sıralanan çam ağaçları, gölgeli alanlarda vakit geçirmeyi sevenlere ferahlatıcı bir ortam sunar.

Göynük’ten kısa bir mesafede yer alan Kemer Plajı, güneşin ilk ışıklarıyla parlayan çakıl taşlarıyla adeta masalsı bir manzara sunar. Denizin berraklığı ile su altındaki yaşamın her ayrıntısı gözler önüne serilir. Burada zaman her dalganın sahile fısıldadığı şarkılarla yavaşça akar. Kemer Plajı, turkuaz denizi ve tertemiz sularıyla tanınır. Deniz yavaş yavaş derinleştiği için yüzme bilmeyenler ve çocuklar için uygundur. Çakıllı yapısı sayesinde deniz kristal berraklığında görünür.

Beydağları’nın eteğinde altın sarısı kumlara komşu olan Kilikya Palace Göynük plajının uzunluğu 240 metredir. Sezon boyunca çeşitli aktiviteler ve su sporlarını gerçekleştireceğiniz Kilikya Palace Göynük denizi berrak sularıyla görenleri kendine hayran bırakır.

Akdeniz’in büyüleyici doğasında, güneşin altın ışıklarıyla parlayan Kemer, yalnızca doğal güzellikleriyle değil, aynı zamanda geçmişin sessiz tanıkları olan antik kentleriyle de hayranlık uyandırır.

Dağların eteklerinden denizin kucağına uzanan bu coğrafya, binlerce yıl öncesine uzanan medeniyetlerin izlerini taşır. İşte Kemer ve çevresinde mutlaka görülmesi gereken antik kentler ve onların ardındaki tarihî zenginlik…

Phaselis Antik Kenti: Üç Limanlı Ticaret Şehri

Kemer’e yaklaşık 15 kilometre mesafede yer alan Phaselis, Likya medeniyetinin önemli liman kentlerinden biridir. M.Ö. 7. yüzyılda Rodoslular tarafından kurulduğu düşünülen bu şehir, konumu sayesinde Akdeniz’in en önemli ticaret merkezlerinden biri olmuştur. Şehir üç ayrı limana sahip olmasıyla dikkat çeker: Kuzey Limanı, Savaş Limanı ve Güney Limanı. Bu limanlar sayesinde Mısır, Fenike, Yunan ve Roma ile yoğun ticari ilişkiler kurulmuştur.

Phaselis’in en etkileyici yapılarından biri, Roma dönemine ait ana caddesidir. Bu 24 metre genişliğindeki cadde, tiyatrodan agoraya, hamamlardan su kemerlerine kadar uzanır.

Şehrin her noktasında Roma ve Bizans mimarisinin izlerini görmek mümkündür. Aynı zamanda doğanın şehre nasıl uyum sağladığını görmek de bir o kadar etkileyicidir: çam ormanlarının gölgesinde, antik taşların arasından Akdeniz maviliği görünür.

Olympos Antik Kenti: Mitlerin ve Korsanların Gölgesinde

Kemer’in güneyinde, Çıralı sahilinin hemen yanında yer alan Olympos, adını etrafındaki yüksek dağlardan alır. Antik çağlarda Likya Birliği’ne bağlı olan bu kent, zamanla korsan istilalarına uğramış ve bir dönem korsanların merkezi hâline gelmiştir. Özellikle ünlü korsan Zeniketes’in burada hüküm sürdüğü bilinmektedir.

Roma İmparatorluğu döneminde korsan tehdidinin ortadan kaldırılmasıyla şehir tekrar canlanmış; tapınaklar, hamamlar, agora ve mezarlar inşa edilmiştir. Bugün Olympos’ta, vadinin iki yakasına dağılmış bu kalıntılar arasında dolaşmak, zamanın farklı dönemlerini aynı anda yaşamak gibidir. Ayrıca kentin hemen yakınında yer alan Yanartaş (Chimera), mitolojik anlatılarda geçen hiç sönmeyen ateşiyle ziyaretçilerine doğaüstü bir deneyim sunar.

Idyros Antik Kenti: Sessizliğin İçinde Saklı

Kemer merkezine oldukça yakın bir noktada, Ayışığı Koyu’nun hemen gerisinde yer alan Idyros, çok fazla bilinmeyen ama tarihi açıdan değerli bir kenttir.

Bizans döneminde önemli bir dini merkez olan şehirde, bir bazilika kalıntısı günümüze kadar ulaşmıştır. Kazılarda mozaikler, seramik parçaları ve çeşitli yapı kalıntıları ortaya çıkarılmıştır.

Idyros, daha çok doğayla iç içe olmasıyla dikkat çeker. Günümüzde bazı bölümleri çam ağaçlarının gölgesinde gizlidir. Bu yönüyle tarih meraklıları için keşfedilmeyi bekleyen huzurlu bir antik duraktır.

Arykanda Antik Kenti: Teraslı Bir Bilgelik Şehri

Kemer’e biraz daha uzak olsa da Finike yolu üzerinde bulunan Arykanda, dağ yamacına kurulu olmasıyla diğer kentlerden ayrılır. Teraslar hâlinde inşa edilen şehirde, tiyatro, hamam, stadyum ve agora gibi yapılar dikkat çeker. Arykanda’nın en büyüleyici özelliklerinden biri, kent planlamasının çağının çok ötesinde olmasıdır.

Bu antik şehir, doğayla uyumlu mimarisi sayesinde hem geçmişteki insan aklının zarafetini hem de doğanın sürekliliğini aynı anda sunar. Sessizliğin içinde dolaşırken, sanki yüzyıllar öncesinden biri size eşlik ediyormuş gibi hissedersiniz.

Taşlarda Saklı Zamanlar

Kemer ve çevresindeki bu antik şehirler, yalnızca taş yapılardan ibaret değildir. Onlar, Likya’dan Roma’ya, Bizans’tan Osmanlı’ya kadar uzanan bir tarihsel sürekliliğin sessiz anlatıcılarıdır. Her biri, geçmişin bugüne yansıması, insanlık tarihinin farklı dönemlerine açılan birer penceredir.

Kemer’deki otelimize tatil için geldiğinizde, sadece güneşin ve denizin değil; aynı zamanda taşların anlattığı efsanelerin de tadını çıkarırsınız. Çünkü bazen bir adım, sizi bin yıl geriye götürebilir.

Kilikya Palace tatiliniz için web sitemizi ziyaret ederek hemen yerinizi ayırın.